Dünyada en çok tüketilen içecekler arasında bulunan kahve, lezzeti kadar içerdiği kafein miktarı ile de tartışmalara konu olmaktadır. Bunun yanında kahve çekirdeklerinde teofilin, teobromin gibi ksantin alkaloitleri, bir sinnamik asit esteri olan klorojenik asit (kafeoilkinik asit), fenolik asitlerden kafeik, ferulik ve vanillik asitler, sabit yağ, şekerler, nikotinik asit, mannan (poliholozit), pentozanlar, bir norditerpen glikozit esteri olan atraktilozitler, kahveol ve kafestol adlı diterpen alkol yağ asidi esterleri, uçucu yağ ve çekirdeğin kavrulması sırasında oluşan melanoidinleri içeren kompleks bir içecektir.
İçeriğinde bulundurduğu bu maddelerle kahve, özellikle kafein başta olmak üzere tüketimi ile insan sağlığını olumsuz yönde etkilediği; sigara kullanımı, hareketsiz yaşama ve düzensiz uyku alışkanlığı gibi davranışlar ile ilişkili olması konusunda tedirginlik oluşturmaktadır.
Ancak son zamanlarda yapılan araştırmalar, kahve tüketiminin bazı kronik hastalıkların oluşma riskini azaltabileceğini göstermektedir.
Yine de çelişkili bulguların ve yöntemsel kaygıların var olması, kahvenin insan sağlığı üzerine etkileri konusunda kesin bir sonucun elde edilememesine neden olmaktadır.
Kafein Etkileri
Kafein (matein,tein,guaranin) birçok bitkide farklı miktarlarda bulunmakla beraber, kahve çekirdeklerinin doğal içeriğinde de yer alan bir alkaloiddir. Büyük bir kısmı hızlı bir şekilde mide ve ince bağırsaktan emilerek vücuda dağıtılıp, ilk olarak karaciğerde parçalanır.
Merkezi sinir sistemine etki ederek sinirler arasındaki iletimi hızlandırır ve uyarıcı etkisi ile birlikte vücudumuzdaki melatonin salgısını azaltarak uyanıklıkğı artırır.
Kahvenin içerisindeki kafein miktarı; kahve türüne, kavrulma derecesine, hazırlama yöntemine göre farklılık gösterebilmektedir. Standart bir fincan kahvenin 100 mg kafein sağladığı düşünülmektedir.
Kahvenin Sağlığımıza Etkileri Nelerdir ?
Granüllü kahve tüketiminin; doza bağlı olarak filtre kahve tüketimine göre, halk arasında kötü kolesterol olarak bilinen LDL düzeyini ve toplam kolesterol miktarını artırdığı gözlenmiştir.
Sade olarak hazırlanıp tüketildiğinde içerisindeki besleyici moleküller ve düşük kalori seviyesi ile formda kalarak aynı zamanda besin ihityacınızı karşılamada yardımcı olur.
İçerdiği antioksidanlar sayesinde kahvenin; kansere yakalanma riskini önemli ölçüde azalttığnı gösteren çalışmalar bulunmaktadır.
Kalp hastalıklarının oluşumu üzerinde kahvenin farklı etki mekanızmaları vardır. Tüketim aşırı olmadığı takdirde kardiyovasküler rahatsızlıklardan korunmaya yardımcı olur. Günlük en az 5 fincan kahve içen bireylerde, kahve içmeyenlere göre koroner kalp rahatsızlığı riskinin %40-60 daha fazla olduğu da gözlemlenmiştir.
Kahve tüketimi, metabolizma hızını artırarak yağ yakımını hızlandırır.
50-71 yaş aralığında olan geniş bir kitle ile yapılan araştırmalarda; kahve tüketiminin kalp sağlığı ve diğer hastalıklarla alakalı ölüm riskiyle ters orantılı olduğu ve en düşük riskin günlük 2-4 fincan kahve tüketen bireyler arasında olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Kan basıncı üzerinde kahvenin kısa süreli ve kronik etkileri, kişiden kişiye değişmekle birlikte; sigara kullanmayan ve genetik yatkınlığı olmayan kişilerde hipertansiyon riski oluşturmadığı görülmüştür.
Kafein içeriği sayesinde uyku açar, odaklanmayı artırır ve dinç hissetmenizi sağlar.
Kahve tüketimi depresyon riskini azaltabilmektedir.
Optimum düzeyde kahve ve çay tüketen bireylerin tüketmeyenlere göre mineral yoğunluğunun olumlu etkilendiği görülmüştür.
İlgili içerikler:
- Kahve ve Enflamasyon: İltihaplanmayı Azaltır Mı Yoksa Arttırır Mı?
- Kafein Toleransı Nedir? Günlük Ne Kadar Kafein Güvenlidir? Kafein Toleransı Vücudu Nasıl Etkiler?
- Gastrit Nedir? Gastrit Nasıl Geçer? Gastrit Tedavisi, Gastrit Neden Olur? Gastrit Belirtileri
- Beslenme Şekli ve İdrar Yolu Enfeksiyonları : İdrar Yolu Enfeksiyonlarına İyi Gelen Yiyecek ve İçecekler
Sağlık, ilaçlar, bitkiler ve daha birçok eşsiz konu üzerine güncel makalelerimizden haberdar olmak için sosyal medya hesaplarımızı takip etmeyi unutmayın.
